DİREKTEKİ PARMAK İZİ !!
Fâtih Sultân Mehmed Hân Hazretleri, İstanbul'u fethetdikten sonra, ilk Cum'a namâzını Ayasofya'da kılmak için kilisenin derhâl câmiye çevrilmesini emretmişdi.
Ordudaki ustalar kısa sürede Ayasofya Kilisesi'ni, kılıç hakkı olarak "Büyük Fetih Câmîi"ne çevirerek Cum'a namâzına hazırladılar.
Fâtih Sultân Mehmed Han Hazretleri toplanan cemaate;
- Aranızda ikindi namâzının sünnetini kaçırmayan var mı? Varsa cemaatin başına geçsin ve İmâmlığı yapsın" dedi.
Herkes birbirlerine ve büyüklere bakmaya başladılar.
Sultân'ın lalası da âlimlere ve sonra da Akşemseddin Hazretlerine bakdı. Herkesin başını yere eğdiğini gördü. Akşemseddin Hazretleri de başını öne eğerek;
- "Bir keresinde evime misâfir gelmişdi.
Misafiri kıramadığım ve meşgûl olduğum için ikindi vakti keraate girdi.
Hayâtımda sadece bir kez ikindi namâzımın sünnetini kılamadım" dedi. Akşemseddin'in Hazretlerinin bu sözü üzerine Fâtih Sultân Mehmed Hân;
-"Ben hayâtımda hiç ikindi namâzının sünnetini kaçırmadım" dedi.
Ayasofya'da kılınacak ilk Cum'a namâzında İmâmlığa Fâtih Sultân Mehmed lâyık görüldü.
Kuşatma esnasında bile ikindi namâzının sünnetini kaçırmamışdı.
Fâtih Sultân Mehmed Hazretleri, Tekbîr getirip namâza durmasına rağmen az sonra sağına soluna selâm vererek namâzını bozdu.
Tekrâr namâza durduğu hâlde yine sağa sola selâm vererek namâzdan çıkdı. Üçüncüsünde ise, tekbîr getirdikten sonra Cum'a namâzını kıldırmaya başladı.
Cemaatden bazıları:
"Padişâh büyük kibre girdi o yüzden namâzı başlatamadı" diye düşündüler.
Namâz kılındıktan sonra namâzı neden bozduğunu sordular. O da:
-"İstedim ki namâz sırasında bana ve bütün cemaate Kâbe-i Muâzzama görünsün.
Kâbe'nin önünde namâz kılalım.
Bu niyetle namâza durduğumda birinci ve ikinci Tekbîrlerde Kâbe görünmedi.
Fakat üçüncüsünde Kâbe gözümün önünde belirdi" dedi. Bunun sebebini Akşemseddin Hazretleri'ne de sordular.!
O da bu hâdiseyi şöyle anlatdı;
-"Padişâhımız üç defâ Tekbîr getirdi.
Birinci tekbîrde bakdım ki, Ayasofya'nın yönü kıbleye bakmıyor.
İçimden "İnşâ-Allâh bir yanlış yapmayız" dedim.
İkinci kez tekbîr getirdi, tekrâr namâzı bozdu, ancak; namâzı bozduğu için sevindim.
Üçüncü tekbîrde yine içimden:
"İnşâ-Allâh namâzını bozar" dedim.
Fakat o an bana manevî âlemde cemaatin en arka safı gösterildi.
Bu safta, bir kişilik yerin eksik olduğunu gördüm.
Bir an bakdım ki;
Hızır Aleyhisselam, o bir kişilik yere doğru gelirken direğe parmağını sokdu ve Ayasofya'nın yönünü kıbleye doğru çevirdi.
Ondan sonrada eksik safa geçerek namâza durdu.
Böylece Padişâhımız üçüncü kez tekbîr getirdikten sonra Kâbe'yi tam karşısında gördü, bir daha selâm vermedi ve böylece fetihden sonraki ilk namâz kılınmış oldu" dedi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder