Kur'ân-ı Kerim'e Hizmet Etmenin Mükâfatını Tahmin Edebilirmisiniz?
Bir gün Rasülüllah Efendimiz (s.a.v.) sohbet ederlerken, azabı ve cehennemin şiddetini anlatırlarken bir grup, bir zümre insandan bahsediyorlar ve buyuruyorlar ki: “Ahirette bir zümre insan olacak, onlar sırattan süratle, şimşek gibi geçecekler ve cennetin kapısında bekleyecekler. Cenab-ı Hakk onlara hitap ederek:
‘Girin cennetime’ buyuracak. Ama onlar: ‘Hayır, biz girmeyiz’ diyecekler.
Bunun üzerine sıratı zar zor geçen, ömürleri boyunca cennete girebilmeyi arzulayan insanlar hayret edecek
‘Bunlar kim?’ diye merak edecekler. Cenab-ı Hakk nedenini bildiği halde insanlara ders olması için onlara sual edecek;
‘Herkes sırattan zar zor geçip cennete girmek için bu kadar istekli iken, sizler sıratı şimşek gibi geçtiğiniz halde niçin cennete girmiyorsunuz.’
Onlar da diyecekler ki; ‘Ya Rabbi! Biz dünyada iken bütün zamanımızı Kur’an-ı Kerim’i okumak ve okutmakla geçirdik, annemizden, babamızdan, ailemizden ayrı kaldık. Bizim annemiz, babamız, kardeşlerimiz, akrabalarımız cehennemde iken biz nasıl cennete girelim?’ ” İşte onlar Kur’ân-ı Kerim talebesidir. Onlar gurbete giden; anasından, babasından uzaklara giden, Kur’ân-ı Kerim’i öğrendikten sonra onu öğretmek için dünyanın her tarafına giden mü'minlerdir. “Sonra Cenab-ı Hakk; ‘O halde tutun yakınlarınızın, akrabalarınızın ellerinden, her birinize ailenizden 70 kişiye şefaat etme salahiyeti veriyorum’ buyuracak. O sırada Sahabe-i Kiram’dan bir zat, bir bedevi arka saftan kalabalığı yara yara; ‘Yâ Rasülüllah, Yâ Rasülüllah!’ diyerek Rasülüllah Efendimiz (s.a.v.)’in yanına geliyor ve diyor ki: ‘Ya Rasülüllah! Peki, ben ne olacağım? Benim hiç kimsem yok, bana kim şefaat edecek?’ . Rasülüllah Efendimiz (s.a.v.) de buyuruyorlar ki: ‘Onlara yardım edersen, hizmet edersen sen de kurtulacaksın, cennete gireceksin.’ O zat ardından diyor ki: ‘Peki, Ya Rasülüllah! Benim elimden kim tutacak?’ .Bunun üzerine Rasülüllah Efendimiz (s.a.v.) o zatın elini sımsıkı tutarak: ‘Senin elinden ben tutacağım, cennete beraber gireceğiz’ buyuruyor.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder