29 Aralık 2021 Çarşamba

PEYGAMBER (S.A.V.) EFENDİMİZ ŞİFÂ KAYNAĞIDIR El-Ukeylî Habib b. Fudeyk’den (Fureyk de deniyordu bu zâta): Babamın gözleri kör olmuştu. Hiçbir şeyi göremiyordu. “Resûlullâh (s.a.v.) gözlerine okudu ve gözleri iyileşti. Seksen yaşına girdiği halde iğneye iplik geçirdiğini gördüm.”


Hüseyin oğlu Kulsum (r.a.)’e Uhud günü ok atılmış ve boğazında yara açılmıştı. “Peygamber (s.a.v.) okudu, üfledi ve yara iyileşti.” Abdullâh b. Uneys (r.a.)’den: Yüzündeki ve başındaki yarasına okudu ve yara iltihaplanmadı. Hayber günü Alî (k.v.)’in gözlerine okudu ve gözleri hemen iyileşti. Hayber günü Seleme b. Ekvâ (r.a.)’in yarasına nefes etti ve yarası derhal iyileşti.
Zeyd b. Mu‘az (r.a.)’in ökçesine kılınç isâbet etmişti. Onu da Allâh (c.c.)’ün inâyeti ile iyileştirdi.
Alî b. el-Hakem (r.a.)’in kırılan ayağını da biiznillâhi ta‘âlâ iyileştirdi. Hem de tam yerinde, atından inmeden.
Hazreti Alî (k.v.) ayağından yakınıyordu. Onun için de Peygamber (s.a.v.) duâ buyurdu:
“Allâhım, ona şifâ ver, ona âfiyet ver!” dedi ve ayağını ona değdirdi, ondan sonra Alî (k.v.) ayağında herhangi bir sancı hissetmedi.
Ebû Cehil Bedir günü, Muavviz b. Afrâ (r.a.)’in elini kesmişti, elini taşıyarak Resûlullâh (s.a.v.)’in huzûruna geldi. Peygamber (s.a.v.) ona okudu ve elini yerine yapıştırdı, eli derhal yerine yapışıp kaldı.
İbn Vehb rivâyet etmiştir: Bedir günü, Hubeyd b. Yesaf (r.a.) boynundan öylesine yaralanmıştı ki nerede ise bir tarafı göçecekti. Ona nefes buyurdu ve ayrılan kısmı (mübârek eli ile) birleştirdi. Adam iyileşti.
Has’am’dan bir kadın konuşamayan bir çocuğunu Allâh Resûlü (s.a.v.)’e getirdi. Kendisine bir su getirildi. Ağzını çalkaladı, ellerini yıkadı. Sonra kadına verdi, çocuğa bu suyu sürmesini ve içirmesini emretti. Çocuk (ondan sonra biiznillâhi azze ve celle) iyileşti. Herkesin aklını geride bırakacak derecede de akıllandı.
(Kadı ‘Iyâz (rh.a.), Şifâ-i Şerîf, 322-324.s.)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder