Bir komiserin hanımı felç olmuş, adam nereye götürdü ise bir türlü çâre bulamamış. Çaresizlik içerisinde kıvrılıp dururken Hazretimizi tanıyan bir musalli komisere, “Süleyman Efendi Hazretleri diye bir zat var, o’na sen bu hastalığını götürürsen
ümit ederim ki, himmet ederse hastan iyileşir.” Demiş ve komiser bir gün hanımını alıp doğru Efendi Hazretlerine gelir ve kendisine gerekli yardımın yapılması için Hazrete yalvarır, Mübarek Hazret, mürakâbeye varmış. Mürakâbelerinde Cennetmekân Aldülhamit Hân Hazretleri zuhur eder Hazret’e
“Evladım bu dam her akşam içer ve içtikten sonra da bana küfreder eğer bu iki şeyden vazgeçerse himmet et” buyururlar. Hazret mürakâbeden sonra komisere
“size iki şey soracağım doğru cevap vereceğinize ve o iki şeyden vazgeçeceğinize katiyyetle söz veriyor musunuz?” buyurmuş. Komiser;
“aman Efendim söz veriyorum doğru cevap vereceğim ve o şeylerden her ne ise vaz geçeceğim” diye cevap verir. Hazret,
“peki, sen akşamları içer misin?” komiser sıkılarak cevap verir, “evet” der. Hazret,
“içtikten sonra Cennetmekân Aldülhamit Hân Hazretlerine dil uzatır mısın?”
komiser yine
“evet” der ve Efendi Hazretleri ilâve eder
“içki içmeyi ve küfür etmeyi bırakacağına söz ver” komiser
“söz veriyorum” der ve Hazret hastaya himmet eder, hasta biiznillah ânında şifâ
bularak, iyileşip evine gider. Yazık ki bir zaman sonra komiser verdiği sözü bozar, hanımı tekrar felç hastalığına yakalanır bu defa tekrar komiser hastasını Hazrete getirir. Ama bu defa Efendi Hazretleri
“siz Allah’a karşı verdiğiniz sözde durmadınız ahd-ı misâk-ı bozduğunuz için bizim artık yapabileceğimiz bir şey yok.” buyurur ve geri çevirir... Efendi Hazretlerinin, şahid olduğumuz nice kerametleri vardır. Fakat O enfûsî ve âfâkî kerâmet izharını nakîse kabul eder, bütün himmetlerini Ümmeti Muhammedin irşadına ve ilim tedrisine hasrederlerdi. Cenab-ı Hakk şefâatlarına ve himmetlerine mazhar buyursun Amin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder