29 Ocak 2022 Cumartesi

Cennet ve Cehennemin Münâkaşaları Hadis-i şerifte buyuruldu: Cennet ve cehennem çekiştiler. Cehennem; Bana, mütekebbir (kibirli) ve cebbarlar (zorbalar) girecektir,” dedi. Cennet de: Bana zayıflar ve miskinler, girerler,” dedi. Allâhü Teâlâ hazretleri cehennem ateşine;


Sen, benim azabımsin! Seninle dilediğime azap ederim!” buyurdu. Ve cennete de buyurdu:
Sen benim rahmetimsin! Seninle dilediğime rahmet ederim!… Sizden her birinizin dolma (hakkı) vardır.
Şeytana Tabî Olanlar
Şeytana tabi olanlar ise, şeytanın şu zikredilen dört cihetten kendilerine geldiği kimselerdir.
Onlar şeytanın kendilerine emrettiği şeyleri hemen kabul ederler. Akıllı kişi, şeytana tabi olmaktan kaçınmalı ve korunmalıdır. Allâhü Teâlâ hazretlerinin ibâdet ve taati için cidden çalışmalı… Tâ ki cehennem ateşine girenlerle beraber girmesin!
Mümine Fidye
Hadis-i şerifte buyuruldu:
Kıyamet günü olduğu zaman, her mü’mine diğer dinlerde
olan kâfirlerden bir adam verilir ve ona;
Bu, senin ateşten kurtulman için bir fidyendir!” denilir. Bu hadis-i şerifte Allâhü Teâlâ hazretlerinin kullarına lütfunun
kemâline ve kulların da Allâhü Teâlâ hazretlerine karşı kerametli olduklarına delil vardır. Zira Allâhü Teâlâ hazretleri, düşmanlarını evliya kullarına fidye etti…
Fidye’nin Manâsı
İhtimal ki fidyenin manâsı (şu) olabilir: Allâhü Teâlâ hazretleri, cehennem ateşine, onu insanlardan ve cinlerden dolduracağını vaat etti.
O da Allâhü Teâlâ hazretlerinin, müşrikler (kâfirler) ve mü’minlerin âsî olanlarıyla vaadini gerçekleştirecektir. Allâhü Teâlâ hazretleri, cehennem ateşine takdim edeceği kâfirlerle onları râzî eder. îşte bu (müşrik ve kâfirlerle cehennemin dolması) mü’minlerden fidye olması gibidir…
Kaynak : İsmail Hakkı Bursevi (k.s), Rûhu’l-Beyan Tefsîri:8/392.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder