27 Ocak 2022 Perşembe

PEYGAMBERİMİZİN YEMEK ADABI

Resûlullah Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem), hazırdaki yemeklerden yer, külfete girilmesini istemezdi. Asla yemeği ayıplamaz, hoşuna giderse yer, gitmezse yemezdi. Deve, koyun, tavuk, balık, kuru ve yaş hurmadan yer, süt içerdi. Ekmeği hurmayla, sirkeyle, iç yağıyla yerdi. Yiyecek bir şey bulamadığı zaman, sabreder, karnına taş bağlardı.

Sofraya düşen parçayı alıp yer ve “Onu şeytana bırakma” ve “Kim böyle yaparsa günahları bağışlanır.” buyururlardı.
Yemeğe başlarken besmele çeker, sonunda da hamd ederdi. Yaslanarak yemezdi. “Kölenin yediği gibi yerim, kölenin oturduğu gibi de otururum.” buyururdu. Eti severdi, etin de but kısmını severdi. Nitekim kendisine zehirli eti veren Yahûdî kadın bunu bildiği için koyunun ön butlarına daha çok zehir koymuştu. Hurma, bal ve helvayı da severdi. Meyvelerden de en çok üzüm ve elmayı severdi.
Karpuzu ekmekle yerdi. En çok yiyip içtiği şey, hurma ve su idi. Hindiba ve semizotunu severdi.
Evinde kendi yiyeceğini ve ehl-i beytinin yemesini arzu ettiği yiyecekleri kalkıp kendisi alırdı. Tek başına yemek yemezdi. Balık ile sütü bir arada yemezdi. Süt ile ekşi bir şey yemezdi.
Suyu üç nefeste ve yudumlayarak içerdi. Bir defada, nefes almadan içmezdi. “Ciğer hastalığı suyu tek yudumda, hızlıca içmektendir.” buyurmuştur. İçtiği şeye nefesini üflemezdi. Suyu çoğu zaman oturarak içer, ancak bir zarûret olursa ayakta içerdi. Suyun serin olanını severdi. (el-Hadâiku’l-Verdiyye

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder