AHİR ZAMANDA GENÇ OLMAK

Ahir zamandan yazıyorum sana ey Allah’ın cc Habibi (sav). Ama bu kez sana kendimi şikayet etmek için geldim.

--Çağın arkasına saklanıp tesettürümü moda tacirlerinin elinde hunharca katledişimi mi?
--Yoksa arkadaşlarımla sohbet ederken pasta, böreğin yanında içi kan dolu ama üzerini şerbetle örttüğüm gıybetlerimi mi?
-- Ya onun bunun övgüsünde yitirdiğim ihlasım? Aman Allah’ım! Desinler diye yaptığım içi boş amellerim.
-- Namazımdan, ahlakımdan, duruşumdan, kimliğimden verdiğim tavizler…
--Ölümlü dünyanın ölümlü işleriyle öldürdüğüm vakitler… Ah benim zavallı gençliğim!


--Çağdaş mücahitler(!), son moda mücahideler(!) var. Oysa senin Sümeyyelerin Yasirlerin vardı. Senin sevdalıların vardı. Tertemizdi sevdaları. Dünya değmemişti daha. Onlar şahit olarak yaşayıp şehidi oldular bu dinin.
Bunlar ölüyorlar.
--Gel kurtar Ya Rasulallah!
--Gel ki sana muhtacız.
-- Gel ki ayır hak ile batılın arasını ilk günkü gibi. Çağın tağutları tespih taneleri gibi koparıp dağıttı bizi. Dağıldık biz Habibim.
--Gel ki toplasın bizi ezan-ı Muhammedi. Ashabını da getir gelirken. Ebubekir’in (ra) dostluğuyla gel. Ömer’in (ra) kılıcıyla gel. İslam’ın ilk öğretmeni Musab’ın (ra) hicretiyle gel.


--Çağın gerileyen adımlarına uyarlanmış bir dini koydular önüme İslam diye.
--İnsanların kalbi o kadar temiz ki namaz kılmaya gerek yok(!).
--Kur’an-ı Kerim’e o kadar saygı gösteriliyor ki(!) evlerin en yüksek yerine konuluyor ve müzik yerine kapatılan hep o oluyor.
--İslamiyet yetim bir çocuk gibi cami avlusuna terk edilmiş. İçine bile girememiş.
-- Bizler ümmeti paramparça eden ırkçılık ve mezhepçilik putlarını başköşeye oturttuk. Tefrikalarla süsledik. Ayrılık kokarken mihraplarımız zalimin zulmüne dur diyemedik. --Sen üstünlük ancak takva iledir diye buyururken bizler Hristiyan, Yahudi adetleriyle büyüdük. Bu yüzden şadırvanlarımızda Müslüman kanıyla abdest alınır oldu.
--Ümmetin sessizliği öldürüyor genç dimağları.

--Bu ümmetin çocukları daha çocuk olamadan ölüyor.
--Bu ümmetin anneleri boş beşik sallıyor. Çocukların hayalleri yok. Mermilerin arasına sıkışmış gülüşleri. “Hep birlikte Allah’ın ipine sımsıkı sarılın. Parçalanıp bölünmeyin.” buyururken Rabbimiz bizler ayrılığa müptela olduk. Kardeşlik ensar ile muhacirin avuçları arasında kalırken bizler de zalimin zulmüne kaldık.

Ben bir ahir zaman genciyim.
--Bizler öldüremedik içimizde kök salan putları. Kıramadık kalbimizi körelten mal, makam, şöhret putlarını. Atamadık içimizden ne Mecnun ne Leyla putunu.
--Mekke-i Mükerreme fethedilip küfrün belini kırarken sahabeler bizler yeniden inşa ettik küfür sokaklarını. O gün Bedir’de öldürülen Ebu Cehil ahlakını bizler öldüremedik içimizde. Haramlar son moda bu devirde.
--Alemlere rahmet olarak gönderilen son peygamberin (sav) ümmeti son moda günahları işliyor.
Heyhat, heyhat!

--O daha çok küçük oruç tutamaz diyen annelerin evladı ne bilsin iffetin tadını. Daha küçücük bir kız çocuğuyken hayası gözlerinden alınmış bir genç kız tutabilir mi ki hayatı Meryem’in bıraktığı yerden? Meryem’ce tutabilir mi ki oruçlarını?" La" diyebilir mi ki çağın putlarına İbrahim’ce? "La" diyebilir mi ki Yusuf’ça Züleyha zihniyetine?


--Aldanmışım. Cahilliğin, ahlaksızlığın, iffetsizliğin tanımını özgürlükle karıştırmışım.
--Bile bile hükmünü yerine getirmediğim her ayette ve harama koştuğum her adımda Allah’a (cc) savaş açtığımı unutmuşum.
-- Şeytandan gelen vesveselere beyaz gömlekler giydirmişim hep.





--Ne çok isterdim bu zamanda bir genç olmak yerine asrı saadette üzerine basılıp geçilen bir kum tanesi olmayı.
--Mekke-i mükerreme fethedilirken sahabenin “Allahu Ekber” nidalarına karışmayı. Kabe-i muazzamadaki putları kırıp küfrün hayasız suratına ‘La’ diye haykırmayı.
--Hatice (r.anha) annemizin sadakatinde bir kuş tüyü olup sevgilinin gönlüne konmayı.
-- Bedir’de, Uhut’ta, Hendek’te savaşıp uğruna can olmayı.
--Ne çok isterdim hicrete giden yol olmayı. Medine olup peygamber ve dostunu karşılamayı…
--Ayetler süzülürken nebinin (sav) dudaklarından birer birer toplayıp hafız-ı Kur’an olmayı. Sana sahabe olmayı ne çok isterdim.

Ben bir ahir zaman genciyim.

--Yitirdiğim ihlasımı bulmama yardım et.
--Moda zindanlarında zincirlere vurulan tesettürümü özgürlüğüne kavuştur.
--Bana çizdiğin o yolda Musab (ra) gibi yürümeyi öğret.
--Meryem’ce bir oruç tuttur ömrüme.
--Yusuf’ça bir iffet kondur yüreğime.
--İçine düştüğüm bu ahir zaman ateşinden İbrahim’ce kurtar beni.
--Hacer’ce koştur beni sevdiğin amellerin arasında.
Sen affedicisin Allah’ım. Affetmeyi seversin. Beni de affet. Bizi de affet..
Şerife Şevval Kardelen hocamın yüreğine sağlık..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder