Yâ dâfia’l-beliyyât: Ey belâları def’eden, savan, gideren, yok eden (Allah’ım! Üzerimize gelecek bütün belâ ve musibetleri def’ediver.)!
Yâ halle’l-müşkilât: Ey müşkilleri / zorlukları hâlleden / düğümleri çözüp kolaylaştıran (Allah’ım! Bütün müşkilâtımızı hallediver, çözüver).
Yâ kâfiye’l-mühimmât: Ey bütün mühim işlere kâfi / yeterli olan (Allah’ım! Sen bize kâfisin, başkalarına ihtiyaç bırakma Rabbim)!
Yâ gaazıye’l-hâcât: Ey bütün hacetleri / ihtiyaçları yerine getiren (Allah’ım! Bizim bütün ihtiyaçlarımızı gideriver).
Yâ râfia’d-deracât: Ey dereceleri yükselten (Allah’ım! Bizim manevi derece ve mertebelerimizi yükseltiver).
Yâ şâfiye’l-emrâz: Ey hastalıklara şifâ veren (Allah’ım! Maddî-manevî bütün hastalıklarımıza hasarsız ve kalıcı şifalar ihsan ediver).
Yâ münzile’l-berekât: Ey bereketleri indiren (Allah’ım! Bizim üzerimize de bereketlerini yağdırıver).
Yâ erhame’r-râhimîn: Ey rahmet edenlerin en merhametlisi olan (Allah’ım! Bizlere de rahmetinle muamele ediver).
Lâ havle velâ kuvvete illâ billâhi’l-aliyyi’l-azıym: Günahlardan kaçınmak, ibadetleri edâ ve îfa edebilmek için güç ve kuvvet, ancak, şânı çok yüce ve pek büyük olan Allah celle celâluhu’dandır. (Sana kullukta bizi güçsüz-kudretsiz-kuvvetsiz-âciz bırakma Allah’ım)!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder