25 Haziran 2021 Cuma

Hayatı Değerlendirmek


 

بِسْمِ اللهِ الرَّحْمنِ الرَّحِيم
وَسَارِعُواْ إِلَى مَغْفِرَةٍ مِّن رَّبِّكُمْ وَجَنَّةٍ عَرْضُهَا السَّمَاوَاتُ وَالأَرْضُ أُعِدَّتْ لِلْمُتَّقِينَ{1}
قال رسول الله صلى الله عليه و سلم
اِغْتَنِمْ خَمْسًا قَبْلَ خَمْسٍ حَيَاتَكَ قَبْلَ مَوْتِكَ وَ صِحَتَكَ قَبْلَ سَقَمِكَ وَ فَرَاغَكَ قَبْلَ شٌغْلِكَ وَ شَبَابَكَ قَبْلَ هَرَمِكَ وَ غِنَاكَ قَبْلَ فَقْرِكَ{2}
1) Al-i İmran 133
2) Feyz’ül-Kadir, c.2 s.16
Hepimizin gâyesi, hedefi Hz. Allah’ın rızasını Cenab-ı Hakk’ın yaratmış olduğu, gözlerin görmediği, kulakların işitmediği, aklımızın, havsalamızın alamayacağı kadar güzel olan yerleri kazanabilmek oralarda ebedî kalabilmektir. Böylesine güzel yerleri kazanabilmek güzel işler yapmaya, hayırlı ameller ile meşgul olmaya bağlıdır.
Sevgili Peygamberimiz (s.a.v) bir hadîs-i şerîflerinde “Nefsini, Allah’ın emirlerine itaatkar kılan ve ölümden sonrası için çalışan kimse akıllı kimsedir. Nefsine hizmet eden ve amelsiz (Allah affeder diyerek) oyalanan ve fuzuli işlere bağlanan cahil kimsedir.”buyuruyor. Feyz’ül –Kadir, c.5 s.67 Bütün mükâfât ve cezâlar amel ile tesbit edileceğine göre bir mü’minin aklını çok iyi kullanması icab eder.
Cennet-ü Âlâya kavuşabilmek dahası Hz. Allah’ın cemâlini seyredebilmek bize verilecek en büyük nimetlerdir. Ömrünün kıymetini bilen kimse zamanını israf etmeden her dakikasını değerlendirmelidir. Hayatını güzelliklerle hayır ve hasenât ile süslemelidir. Allah’ın Rasülü (s.a.v) hadis-i şeriflerinde buna işaretle şöyle buyururlar: “Beş şeyden evvel beş şeyin kıymetini bil. Ölümden evvel hayatının, hastalığından önce sağlığının, meşguliyetten önce müsait zamanın, ihtiyarlığından önce gençliğinin, fakirliğinden önce zenginliğinin.” Feyz’ül-Kadir, c.2 s.16
Zaman su misali akıp gidiyor. Lüzumsuz şeyleri bırakıp bize yarayacak amellerle meşgul olmak bize fayda sağlayacaktır. Rasülullah Efendimiz (s.a.v) istikametimizi belirlememiz için “Bir kimse kırk yaşını geçer, hayrı şerrine galip gelmezse durumunu gözden geçirsin” buyurmuşlardır. “Şu yaştayım, yapamam. Vazgeçemem, mümkün değil, bu zamanda bu olmaz” gibi sözler sarfetmek, pek doğru değildir.
İbadetlerimizi yaparken inanarak ecrini Cenab-ı Hak’tan bekleyerek şuurlu bir şekilde yapmalıyız. Rabbimiz ile kendimiz arasında olan proğrama önem vermeliyiz.
Her hareketimizin bir şahidi yok mu? Gün, gece, Melâike-i kirâm, canlı-cansız bütün varlıklar ve bilhassa bütün işleri, planları, projeleri bilen HZ. Allah var.
Mü’mine yakışan âhiret amelini dünya ameli üzerine tercih etmesidir. Zîra âhiret hayırlı ve ebedî’dir dünya ise fâni ve geçicidir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder