1 Ocak 2021 Cuma

Sakın! Terk-i edebden gûyi mahbûb-i hüdâdır bu. Nazargâh-ı ilâhîdir Makâm-ı Mustafâ'dır bu. Habib-i Kibriyâ'nın hâbgâhı'dır fazilette. Tefevvügu kerde-i Arş-ı Cenâb-ı Kibriyâ'dır bu. Murââtı edeb şartıyla Nâbi gir bu dergâhâ. Metâf-ı kudsiyân'dır, Bûsegâh-ı enbiyâ'dır bu. Manâsı: Peygamberimizin beldesine girerken edepsizlikten sakın. Çünki burası Nazargâh-ı İlâhîdir, Makâm-ı Mustafâdır. Bu makam Habîb-i Kibriyânın istirahat ettiği yerdir. Fazilet bakımından Arş-ı Âlâ’nın dahî üstündedir. Ey Nâbi, bu dergâha edebe riâyetle gir. Çünkü burası; Enbiyânın yüz sürdüğü, rûhâniyetin tavâf ettiği yerdir... Sabah olunca müezzinlerin minârelerden bu beyitleri söylediklerini görünce sorar: Siz bu beyitleri kimden öğrendiniz? Cevap verirler: ""Bu gece Efendimiz bize bu beyitleri tâlim ettirdi ve minârelerden söylememizi emir buyurdular" derler. Ecdâdımız bu mübarek beldeye çok saygı göstermişler: Abdülhamid Han Hazretleri Hicaz Demiryolu’nun yapımı sırasında demiryolunu yapan ekibe (hürmet ve tâzim ifâdesi olarak) şu tâlimatı vermiş: ""Medine-i Münevvere'ye yak-laştığınız zaman mümkün olan âletlerin üzerine keçeler sarınız ki, fazla gürültü olmasın. Peygamber Efendimiz’in ve burada yaşayanların ruhları rahatsız olmasın."


 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder