26 Ocak 2021 Salı

Çörek otunu çiğnemeden sabahları aç karna yarım çay kaşığı kadar az suyla yutmak, bağırsağı temizler ve solucanları düşürür, balgamı da vücuttan söker ABDESTİN ÇIKTIĞI YER.


 








İnsanı satın alma...!
Daha fazla ödeyene seni satar...


Eşleriniz sizi âhirette Ebedî saadete götürecek Köprü gibidir Sevgi ve saygıyla Bu köprüyü sağlamlaştırın Hz.Ömer RA

ABDESTİN ÇIKTIĞI YER.
Cebel-i Rahme: Rahme Tepesi.
Burası, insanlık serüvenin başladığı yerdir.
Hz. Adem ve Havva’nın yeryüzünde ilk defa buluştuğu yer.
Hz. Adem, cennette günah işler, yasak ağaca yürür ve meyvesinden yer. Sonra,
Bismillahirrahmanirrahim.
“Rabbena zalemna enfusena Ve in lem tağfirlena ve terhemna lenekunenne minel hasirin”(Araf-23).
Ayette buyrulduğu gibi, Hz. Havva ile birlikte ,
“Ya Rab, biz kendimize zulmettik. Eğer sen bizi bağışlamaz ve bize merhamet etmezsen, kaybedenlerden oluruz Ya Rabbi” diye feryat ederler.
Allah, onları cennetten çıkarır. Hz. Adem ile Havva, ilk defa bu dağın tepesinde buluşurlar. Hz. Adem ile Havva hatalarından dolayı gözyaşlarına boğulurlar, ağlarlar ve yalvarırlar:
Ya Rabbi sana nasıl tevbe edelim, bize tevbeyi öğret.
Allahu Teala Hz. Adem’e öğretir.
Ey Adem, harama yürüdüğün ayaklarını topuklarınla beraber yıka. Yasak ağaca uzanan elini, harama uzanan elini dirseğinle beraber yıka. Harama baktığın yüzünü yıka, yediğin ağzını, kokladığını burnunu yıka.
Abdest, Hz. Adem’in tevbesidir.
İlk abdesti alan Hz. Adem’dir.
Her abdest bir tevbedir aslında.
Her abdestle dökülen maddi kirler değil, günah kirleridir.
Yasin Suresi’ni hatırlayın:
Bismillahirrahmanirrahim.
“O gün insanların ağızlarını mühürleriz, ellerini konuştururuz, ayakları kazandıklarına şahitlik eder.”
Kıyamet günü, elimiz, ayağımız aleyhimize şahitlik etmesin diye Allah abdest nimetini vermiştir insanlığa.
Son ayette size olan nimetimi tamamladım diyor Allahu Teala. İslam nimettir, külfet değildir asla. Ama bugün Müslümanlar için din, külfet haline gelmiştir ne yazık ki.
Abdest bizim için külfet gibi. Abdest olmasaydı, hepimiz organlarımızın aleyhimize şahitliğinden helak olurduk. Abdestliyken abdest almaya ne der eskiler ?
Nurun ala nur İşte bundandır.
Her abdest bir tevbedir.....
Aldığımız her abdest günahlarımıza tevbe olsun,nûr olsun,rahmet olsun inşâAllah. Amin...
KALBÎNDE merhamet olmayanın,
KABRİNDE nur olmaz...
Müslümanlar, Hz.Ebubekir (R.A) ile sıdkı, Hz.Ömer (R.A) ile adaleti, Hz.Osman (R.A) ile edep-hayayı, Hz.Ali (R.A) ile ilim ve feraseti öğrendiler. Onlar, Hz.Peygamberin(S.A.V.) en yakın dört dostuydu..
Zülkarneyn Aleyhisselam ordusuyla gece yolda giderken ordusuna: - Ayağınıza takılan şeyleri toplayın, diye emir verir.
Ordu bu emri duyunca; içlerinden bir grup: - Çok yürüdük, çok yorgunuz. Gece vakti bir de ayağımızı takılan şeyleri toplayarak boşuna ağırlık mı yapacağız. Hiçbir şey toplamayalım, diyerek hiçbir şey toplamıyorlar. İkinci grup ise; - Madem Komutanımız emretti, birazcık toplayalım, emre muhalefet etmeyelim. Zira ordun komutanına itaat etmek gerekir, diyerek az bir şey topluyorlar. Üçüncü grup ise; - Komutanımız bir şeyi boşuna emretmez. Muhakkak bildiği birşey vardır. Bir hikmete vardır, diyerek bütün abalarını ağzına kadar doldururlar. Sabah olduğunda bir de bakıyorlar ki, meğer bir altın madeninden geçmişler de, ayaklarına değen şeylerin altın olduğunun farkına varamamışlar. Bunu anlayınca. Hiç almayan birinci grup; -Ah niçin almadık! Nasıl dinlemedik komutanımızın sözünü. Keşke alsaydık! Birtane bari alsaydık diyerek pişman oluyorlar. Az alan ikinci grup ise; -Ah ne olaydı da biraz daha fazla alsaydık. Ceplerimizi,abalarımızı hınca hınç doldur saydık diye sitem ediyorlar kendilerine. Çok alan üçüncü grup ise; - Keşke gereksiz, lüzumu olmayan eşyalarımı atsaydım,daha çok toplasaydım. Her şeyimizi doldursaydık, daha fazla alsaydık diyerek, fazla almalarına rağmen üzülüyorlar. İşte bu misalde olduğu gibi, Ahirette bütün insanlar da bunun gibi ağıtlarda bulunacak. Kafir olan; - Keşke iman etseydik, keşke inansaydık da hiç olmasa Cehenneme girdikten sonra iman etmemiz sonucunda Cennete girseydik, ebedi cehennemden kurtulsaydık. Mümin, fakat az sevabı olan; - Keşke biraz daha sevap işleseydim de, biraz daha ikrama mazhar olsaydım. Mümin, çok sevabı olan ise; -Ah ne olaydı da Makamımı biraz daha yükseltecek bir vakit daha namaz kılsaydım, biraz daha fazla sadaka verseydim, oruç tutsaydım, biraz daha sevap işleyecek ameller yapsaydım. diyeceklerdir...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder