Acaba Peygamber Efendimizin bahsettiği o gün bugün müydü ?
سَيَأْتِي عَلَى النَّاسِ سَنَوَاتٌ خَدَّاعَاتُ، يُصَدَّقُ فِيهَا الْكَاذِبُ، وَيُكَذَّبُ فِيهَا الصَّادِقُ، وَيُؤْتَمَنُ فِيهَا الْخَائِنُ، وَيُخَوَّنُ فِيهَا الْأَمِينُ، وَيَنْطِقُ فِيهَا الرُّوَيْبِضَةُ ". قِيلَ : وَمَا الرُّوَيْبِضَةُ ؟ قَالَ : " الرَّجُلُ التَّافِهُ فِي أَمْرِ الْعَامَّةِ ".
“İnsanların üzerine aldatıcı seneler gelecek. O senelerde yalancı kişi tasdik edilecek, doğru söyleyen ise yalancı çıkarılacak. Emanete ihanet eden kişi, emin gösterilecek, emin kişi de hain gösterilecek. Bir de" rüveybizeler" konuşacak. Ey Allah'ın Resulü, rüveybize kimdir diye soruldu. Dedi ki: Toplumun gidişatı hakkında konuşan boşboğaz kişidir.”
(İbni Mace 4036, Müsned 7912.)
Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem'in bahsettiği seneler acaba bizim içinde yaşadığımız seneler mi?
Medya bir günde itibar sahibi, emin, dürüst, namuslu bir kişiyi alaşağı edebiliyor ve toplum olarak da buna inanıyoruz.
Ya da medya yalancı, şerefsiz, manyak, pis, rezil, yalan makinesini, kuyruklu yalan söyleyen birini toplumun en doğru sözlü, en emini, en namuslusu, en iyisi diye lanse edebiliyor ve toplum olarak da buna kanıyoruz.
Doğru konuşanlara linç uygulanıyor. Zira toplumların doğruya değil, yalana ihtiyacı var. Güvene değil, korkuya ihtiyacı var. Yalan ile her pisliğin üstü kapatılır, korku ile de her türlü pislik yapılır. Doğru konuşan sanatçı linç yiyor, doğru konuşan siyasetçi linç yiyor, doğru konuşan doktor linç yiyor, doğru konuşan yazar, çizer, eğitimci, öğretmen linç yiyor. Doğru konuşan hoca linç yiyor. Hatta yakın arkadaşlar arasında bile doğru söyleyen arkadaş linç yiyor.
Milyonlarca takipçisi olan yalancılar ise like yiyor, paylaşım alıyor, beğeni alıyor, retwit alıyor. Hatta paylaşımı, konuşması ve işareti, yargı ve infaz sayılıyor. Birini hedef gösterdi mi kanun hükmünde twit sayılıyor. Birine işaret etti mi ona meydan dayağı atılıyor, o kişi işinden kovuluyor, itibarsızlaştırılıyor.
Bir de rüveybizelerimiz var. Her konuda uzman rüveybizeler. Bir gün siyasi yorumlar yapıyor, ertesi gün deniz aşırı ülkeler hakkında konuşuyor, ertesi gün hiç görmediği Orta Doğu halkları hakkında analizler yapıyor, başka bir gün Şeyhul İslam gibi fetva veriyor, başka bir gün Millî Eğitim Bakanı gibi eğitime yön vermeye çalışıyor, saman ve et hakkında konuşuyor, futbol, magazin, siyaset, ekonomi, din, sosyal hayat, teknoloji ve askeriye gibi ne varsa her alanda konuşuyor... Bunlar hem de az kişi de değiller. Her kanalda varlar.
Bunlar aramızda da yaşıyorlar. Arkadaşımızdırlar, çevremiz bunlarla dolu... Görevi a işi ama alfabenin tüm işlerinden anlıyor gibi konuşurlar. Bazen akil adam rolüne bürünürler, bazen aile büyüğü gibi, bazen şehrin ileri geleni gibi, bazen hoca, bazen müfti, bazen ekonomi uzmanı olurlar...
Acaba Peygamber Efendimizin bahsettiği o gün bugün müydü? Alıntı-Seyfi Duru
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder