







“Yeter bu kadar Müslüman kanı akıttığın artık buralardan defol git!” dediğini söyledi.
Ben Süleyman Efendi’nin hizmetlerini takdir ediyorum fakat bunu biraz abartılı buldum...
Bununla birlikte hocalara bir şey söylemedim.

İngiliz General Jean Hamilton’un Rüyası;
-2 Eylül 1915, Dün gece korkunç bir rüya gördüm.
Aslında bu bir rüya değil kâbustu. İmroz’da istirahata çekilmiştim.
Birden kendimi Helles (Seddülbahir) kıyılarında buldum.
Boğazımdan demir bir kıskaç gibi sıkan sert bir el, beni suyun dibine doğru batırıyordu!
Sular başımı aşıyordu, boğulmak üzereydim.
Kendime geldiğim zaman ter içindeydim ve titriyordum.
Çadırımda yabancı birisinin varlığını hissediyordum.
O meşum (uğursuz) şey uzun süre sanki yanımdan ayrılmadı!
Şimdiye kadar böyle korkunç bir şey yaşamamıştım.
Gelibolu’nun meşum (uğursuz) bir yer olduğu fikri kafamda yer etmeye başladı. Yaşadığım hadisenin etkisinden saatlerce kurtulamadım.
Sanki biz bu topraklara daha gelmeden akıbetimiz kararlaştırılmıştı.” (Gelibolu Günlüğü. Jean Hamilton Hürriyet yayınları 1972)


Yüce Allah’ın Bakara süresinin 154. Ayeti kerimesinde buyurduğu gibi,
“Allâh yolunda öldürülenlere, ‘ölüler’ demeyin; hayır, onlar diridirler, ama siz farkında olmazsınız.”
Evliyaullah, biz hak ettiğimiz sürece, zora düştüğümüz her anda yanımızda daima hazır şekilde yer alacaktır.
(Tarihçi yazar Salim Dağ’ın hatıralarından)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder