3 Aralık 2021 Cuma

Çok zengin olan Karun, zekat vermediği için malı ile helak oldu İnsan olmayı eline yüzüne değil, gözüne, sözüne, diline, kulağına, davranışına bulaştıracaksın...! Hz.Resulullah Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurmuşlardır, Cuma günü ve cuma gecesi bana çokça salavat getirin.. Beyhâki

 








Tevbe etmenin önemi
İnsanlık hâli bir günah işleyince ne yapmak gerekir?
CEVAP
Günah işleyince, hemen [kalb ile] tevbe ve [dil ile] istigfar etmelidir! Kalbe gelen her sıkıntı ve karartı; tevbe, istigfar ve pişmanlık ile ve Allahü teâlâya sığınarak kolayca giderilebilir.
Fakat, bu alçak dünya için gelen karartı, leke, kalbi büsbütün karartır.
Bunu temizlemek çok güç olur. (Dünyaya düşkün olmak, günahların başıdır) hadis-i şerifi bunu göstermektedir. (Beyheki)
İmam-ı Rabbanî hazretleri buyuruyor ki: Hazret-i Ali buyuruyor ki: Ebu Bekr “radıyallahü anh” doğru sözlüdür. Ondan işittim ki, Resulullah “sallallahü aleyhi ve sellem” (Günah işleyen biri, pişman olur, abdest alıp namaz kılar ve günahı için istigfar ederse, Allahü teâlâ, o günahı elbette affeder. Çünkü Allahü teâlâ, Nisa sûresi yüz onuncu âyetinde, “Biri günah işler veya kendine zulmeder, sonra pişman olup, Allahü teâlâya istigfar ederse, Allahü teâlâyı çok merhametli ve af ve mağfiret edici bulur” buyurmaktadır) dedi. (2/66)
M.Masum-i Faruki hazretleri buyuruyor ki:
Dertlerin, belaların gitmesi için, istigfar okumak çok faydalıdır. Çok tecrübe edilmiştir. Beyheki'nin bildirdiği hadis-i şerifte, (İstigfara devam edeni, çok okuyanı, Allahü teâlâ, dertlerden, sıkıntılardan kurtarır. Onu, hiç ummadığı yerden rızıklandırır) buyuruldu. (c.2, m.80)
İstigfar, insanı her murada, afiyete kavuşturur. Şifa için; tevbe etmeli, istigfarı çok okumalı. Bütün dertlere, sıkıntılara karşı faydalıdır. Çünkü Allahü teâlâ, istigfar okuyanların imdadına yetişir. (Hud 52, Fevâid-i Osmaniyye)
İstigfar, günahın affını istemek, Estagfirullah demektir. Estagfirullah, günahlarımı affet Allah’ım, demektir. İstigfar etmek, günahların affına sebep olan iyilikleri yapmaktır. Mesela Kur'an-ı kerim okumak, sadaka vermek ve diğer hayır hasenatta bulunmaktır. Tevbe, haram işledikten sonra, pişman olup, Allahü teâlâdan korkmak, bir daha yapmamaya azmetmek, karar vermektir.
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Tevbe, günahtan sonra o günahı bir daha yapmamaktır.) [İ. Ahmed]
(Sükutu tefekkür, bakışı ibret olup çok istigfar eden kurtuldu.) [Deylemi]
(Rızka kavuşan çok hamd etsin! Rızkı azalan istigfar etsin!) [Hatib]
(Günahınız çok olup göklere ulaşsa, tevbe edince, Allahü teâlâ tevbenizi kabul eder.) [İbni Mace]
(Günah kalbde bir iz bırakır, tevbe ve istigfar edilince, o leke kaybolur, kalb cilalanır.) [Tirmizi]
Günahtan hemen sonra tevbe etmek farzdır. Tevbeyi geciktirmek de büyük günahtır. Bunun için de, ayrıca tevbe etmek lazımdır.
Hazret-i Huzeyfe, çoluk çocuğunu geçindirmekte çok sıkıntı çekiyordu. Hâlini arz edince, Peygamber efendimiz buyurdu ki:
(Ey Huzeyfe, neden istigfar etmiyorsun? Ben günde yüz defa istigfar ederim.) [Nesai]
Hasan-ı Basri hazretlerine biri kıtlıktan şikayet etti. Başka biri fakirlikten, diğer biri de çocuğunun olmadığından şikayette bulundu. Hepsine de istigfar etmesini tavsiye etti. Daha başka insanlar da çeşitli konularda sual ettiler. Onlara da istigfar etmelerini tavsiye etti. Sebebini sorduklarında, Nuh suresi 10,11 ve 12. âyet-i kerimelerini okudu. Nasr suresinde Allahü teâlânın tevbeleri kabul edeceği bildirilmektedir. Şartlarına uygun yapılan tevbeyi muhakkak kabul eder.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder